27 Aralık 2009 Pazar

Bugün Oksalik Asit Uygulaması Yaptım







Bugün kovanlarıma varroa ya karşı oksalik asit uygulaması yaptım.0.5 litre su, 0.5 kg şeker 70g oksalik asit ,önce su ile şeker karıştırılır daha sonra oksalik asit ilave edilerek hazır hale getirilir.

Kovan başına 30 ml olacak şekilde perizin uygulamasna benzer şekilde çerceve aralarına şırınga ile tatbik edilir.Cerceve başına 5 ml olacak şekilde az cerceve arısı olan kovanlara uygulanır.

Almanya ve isviçre arıcılık enstitüsünün sitesinde uygulama sıcaklık aralığı 3-10 derece arası olarak belirtilmiş.

Kovanlarım genelde iyiler ;iki kovanım biraz sakat nasib diyelim...

21 Aralık 2009 Pazartesi

Bilecik Canlı Forum

www.aricilik.gen.tr nin düzenlemiş olduğu Canlı Forumu Bilecik-Pazaryeri




Sabah 05 te benim evden çıktığımda arabanın üstünde 10 cm kar vardı eyvah zorlu bir yolculuk olacak diye düşündüm.Bahçeşehiri çıktığımda yerde kar olmadığını gördüm.
Önce Büyükşef Murat Çakır abimizi sonra da Mustafa Kabaoğlu abimizi aldıktan sonra
saat 09 gibi Bilecik otogara vardık ve çayları yudumlamaya başladık.




Etkinlik sıcak bir ortamda gerçekleşti daha önce bloglardan tanıdığımız bir çok arkadaşla tanışma fırsatı bulduk ağırlıkla Bilecik ve Eskişehirli arıcılar mevcuttu.



Sonra tabi Hüseyin Avni Özcan abimizin arılığına sucuk mangala karınlarda acıkmıştı..



Herkes bulduğu yerde sucuk ızgarayı götürmeye başladı, tabi kovan girişi imiş kimsenin umrunda değil yaz olsaydıda ben sizi görseydim :))



Yemekten sonra ateş etrafında muhabbet koyulaştı haliyle



Buraya kadar gelipte Şeyh Edebali nin türbesine uğramadan gidemezdik tabiki akşamda olsa Şeyh Edebali nin türbesini ziyaret ettik hemen yanında Orhan Gazi Camii
akşam olduğu için ancak bu pozları alabildim zaten makinanın pilide bitmişti son pozlar bunlar oldu.

Emeği geçen bütün arkadaşlara tekrardan teşekkürler...

8 Aralık 2009 Salı

Haydaaa!


Ya bu arılar niye sönmemiş anlayamadım ,bloke olması gerekmezmiydi bunların :))

20 kiloluk bal birbirine düşürdü
Arılan tarladaki çam ağacının üzerine petek kurup 20 kiloluk bal yaptı. Arıların sahibi ile tarla sahibi ise birbirine düştü.

ÇANAKKALE'nin Bayramiç İlçesi'ne bağlı Şevik Köyü'nde, arıların bir tarladaki çam ağacının üzerine yaptığı petekteki 20 kiloluk bal, ortalığı karıştırdı. Tarla sahibi doğal çam balına piyangodan ikramiye çıkmış gibi sevinirken, komşusu balı yapan arıların kendisine ait olduğunu savundu. Komşular arasında bal krizi Bayramiç Bal Üreticileri Birliği'nin devreye girmesiyle çözüldü. Birlik, ``Bal kimin arazisindeyse onundur'' dedi.

Kazdağları'nın eteğindeki Şevik Köyü'nde çiftçilik yapan İsmail Kapıcıoğlu, önceki gün tarlasındaki çam ağacının üzerinde 12 petekten oluşan bir kovan farketti. Dev kovanın bal dolu olduğunu gören Kapıcıoğlu şaşkına döndü. Kapıcıoğlu, içerisinde 20 kilo bal bulunan doğal kovanla sevinirken, olay kısa sürede köyde kulaktan kulağa yayıldı. Bunun üzerine, geçen mayıs ayından bu yana kovanlarındaki arılar kaybolan, Kapıcıoğlu'nun arazisine yaklaşık 600- 700 metre uzaklıkta besicilik yapan İsmail Güler devreye girdi. Güler, komşusu Kapıcıoğlu'nun kapısını çalıp, tarlasındaki ağacın üzerine bal yapan arıların kendi kovandan kaçtığını iddia etti. Dolayısıyla kilosu 40 TL'den satılan 20 kiloluk doğal balın da kendisine ait olduğunu savunan İsmail Güler, ``Bu oğul arılar benim kovanımdan kaçtı. Tesadüfen senin tarladaki çam ağacına yer edinmişler. Bu oğulun yaptığı bal petekleri benim malım sayılır. Petekler bal dolunca kovanı alırım'' dedi.

Ancak adaşı olman İsmail Kapıcıoğlu, kendi arazisindeki bal kovanını komşusuna vermek istemediğini söyledi, ``Böyle bir şey olamaz. Bu arılar benim değil belki. Ancak benim tarlamı seçmişler. Dolayısıyla ballar da benim olur'' yanıtını verdi.

İki köylünün arasındaki bal krizi iyice tırmanınca devreye Bayramiç Bal Üreticileri Birliği girdi. Köylüler birliğe danışma kararı aldı.

Bayramiç Bal Üreticileri Birlik Başkanı Mehmet Küçükyılmaz ise ``Bu çok nadir karşılaşılan bir durum. Arılar yer bulamadığı için bazen dalda asılı kalır. Burada kendine petek yapıp bal üretir. Bu olayda da aynı şey yaşanmış. Şimdi bu durumda arılar kimin tarlasında bal üretmişse, petekleri ilk kim bulmuşsa onun olur. Kimse, `arılar benimdi' diyemez. Çünkü üzerinde kime ait olduğu yazmaz'' görüşünü dile getirdi.

http://www.milliyet.com.tr/Yasam/SonDakika.aspx?aType=SonDakikaGaleri&ArticleID=1171183&PAGE=4

4 Aralık 2009 Cuma

Kovana yeni ana verilmesi



Bruder Adam a göre kovana genç ana verilirken dikkat edilecek hususlar:

* Yeni ananın kovana kabul edilip-edilmemesi kokusuyla alakalı değil doğrudan ananın davranışı ve tutumu ile ilgilidir
* Tam olarak olgunluğa erişmiş uzun süredir yumurta atan ana arı sakin davranır ve problemsiz kovana kabul edilir
* Uzun süredir yumurta atan ana arıdan kasıt en az dört haftadır yumurta atmakta olan ana arı tarif edilmektedir.Suni döllemeli ana arılar için bu süre 8 haftadır.
* Yeni ana eski ana alındıktan sonra doğrudan kafes içinde bakıcı arılar ile birlikte çıkış deliği kek ile kapatılarak verilir ve birkaç saat içinde serbest bırakılır
* Yumurtlama bakımından yeterli olgunluğa erişmemiş ana arılar(en az 4 haftadır yumurtlama şartı) küçük bölmeler oluşturularak kabul ettirilmelidir

3 Aralık 2009 Perşembe

Arıcılıkta Arı Irkı Faktörü

öncelikle bütün arkadaşların geçmiş kurban bayramını kutlarım



Irktan bağımsız olarak 5 değişik bölgedeki arıların gelişimi (düşey sütun arı sayısı)





Yaz boyunca 10 ar kovanda farklı iki bölge için ortalama yavru durumu Carnica-Troiseck ile Buckfast hibridi.Görüldüğü üzere arıların ırkından çok bulunulan bölge yavru durumu üzerinde daha etkili.(düşey sütun yavru durumu ,yatay ise yaz aylarındaki belirli tarihler)

Grafiklerdende görüldüğü üzer arıların bulunduğu bölgenin arı gelişimi üzerine dominant etkisi var.Buradan çıkan sonuç bulunulan bölge arı gelişimi bakımından arıcının uygulayacağı yöntemlerden (kullanacağı ırk,yapacağı yemleme,kovan tipi v.b)
çok daha etkili (kaynak isviçre arıcılık kitabı)